Zor bir yılı geride bırakırken

Zor bir yılı geride bırakırken

Değerli Avrupa'nın Sesi okurları, yılın son sayısı ile karşınızdayız. Zorlu bir yılı geride bırakıyoruz. Zorlu kelimesini özellikle kullandığımı belirtmek isterim. Zira 2022, korona pandemisi sürecinde yaşanan gevşemelere ve normalleşme sürecine rağmen zor bir yıl oldu. Tam sağlık krizini atlattık derken enerji krizi başgösterdi. Rusya'nın Şubat ayında Ukrayna'ya saldırması üzerine Rus doğal gazının Avrupa'ya sevkiyatında da kısıtlamalar oldu. Etkisini hala hissettiğimiz, muhtemelen gelecek sene de hissedeceğimiz ekonomik sıkıntılar meydana geldi. Enerji maliyetleri hızla artarken, bu durum diğer sektörlere de etki etti ve hayat çok pahalı hale geldi. Ümidimiz savaşın biran önce sona ermesi. Elbette bunu sadece maddi nedenlerden dolayı temenni etmiyoruz; Ukrayna'da hayatını kaybeden masum insanlar, evlerini yitiren halk, mülteci durumuna düşen vatandaşlar için istiyoruz. 

Enerji maliyetlerindeki artışın yanı sıra tedarik sıkıntısı da başgösterdi. Özellikle kağıt sektöründe yaşanan darboğaz bizi de etkiledi. Matbaalara gazete kağıtları ulaşamayınca baskılarımızı ertelemek zordunda kaldık. Birkaç ay basılı gazetemizi bu nedenle size ulaştıramadık. Bunun için anlayışınıza sığınıyoruz. Ancak tek yayın yaptığımız mecra basılı gazetemiz olmadığı için siz değerli okurlarımızı internet platformlarımızdan bilgilendirmeye devam ettik. Bize bu süreçte büyük ilgi gösterdiniz. Gerek izlenme, okunma, gerekse tıklanma sayılarımızdaki artış, verdiğimiz emeklerin boşa gitmediğini bize bir kez daha gösterdi. Bunun için sizlere, bütün ekibim adına bir kez daha teşekkür ediyorum. 

Mevlüde annemizi yitirdik

Başta da dediğim gibi zor bir yıl oldu. İnsani açıdan da zor oldu. Mesela Solingen'de 29 yıl önce düzenlenen ırkçı saldırıda 5 aile ferdini yitiren Mevlüde Genç'i kaybettik bu sene. Mevlüde annemiz 30 Ekim sabahı ruhunu teslim etti. Büyük acılar çekmesine rağmen hep sevgi ve dostluk mesajları verdi. O yüzden de çok sevildi, çok taktir edildi. Yüce Rabbimden bir kez daha onu cennetine almasını niyaz ediyorum. 

Bu arada Mevlüde annemiz ile ilgili Türk toplumuna bir ricada, bir çağrıda bulunmak istiyorum. Solingen'de meydana gelen ırkçı saldırı sadece o aileye yönelik yapılmadı. O saldırının hedefinde tüm Türkler, Müslümanlar, demokrasiye ve evrensel insan haklarına inananlar ve onlara bağlı olanlar vardı. Yani hepimiz hedefteydik. Alevler Genç ailesini sarıp sarmaladığı için 5 can yitti. Biz ise üzülmekle yetindik. O sırada Mevlüde annemiz çıktı ve insanlığa adeta dersler verdi. Her platformda konuştu. “Sevgi yaşatır, nefret öldürür” dedi. Son nefesine kadar hep bunları söyledi. Sözleri insanların sadece kulaklarına değil, yüreklerine de işledi. Çünkü samimiydi, içtendi. 

Şimdi Mevlüde annemiz sustu diye Solingen unutulacak mı? Onun o birleştirici özelliğini yaşatabilecek miyiz? Sizden ricam da işte bu... Mevlüde annemiz bizi terk etti ama biz onu  ruhen bırakmayalım. Manevi varlığı aramızda hep yaşasın. Onun ölümüyle Solingen'e, oradan da ta yüreklerimize düşen 29 yıl önceki yangın sönüp gitmesin. 

Solingen'de kurulacak bir Mevlüde Genç Müzesi kurumsal olarak da ırkçılık ve ayrımcılıkla mücadeleye güç katacaktır. Çağrım her iki ülkemizin Türkiye ve Almanya'nın STK'larımızın da desteğiyle bu müzeyi ya da kültür merkezini yaşama geçirmesi. 

İşte o zaman Mevlüde annemiz, belki bizden razı olur. 

Bir kez daha ona ve beş evladına rahmet diliyorum. Geride kalanlara da uzun ömürler versin rabbim. Bir daha Solingenler, Hanaular, Möllnler yaşanmasın!

ABD'de halk zor günler geçiyor
Önceki ABD'de halk zor günler geçiyor
Gülseven Halı: Avrupa'nın Çeşitli Ülkelerinde Camilere Renk Katıyor
Sonraki Gülseven Halı: Avrupa'nın Çeşitli Ülkelerinde Camilere Renk Katıyor