Genel Kurul kararının parti tüzüğü gereğince alındığını söyleyen DEB Genel Başkanı Çiğden Asafoğlu, “Dostluk, Eşitlik ve Barış Partisi, her 3 yılda bir genel kurul yapar. 5 Ocak 2019 yılında göreve gelmiştim. 3 yılımızı doldurduk. Tüzük gereği 2022 yılı içerisinde bir genel kurul yapmamız gerekiyordu. 27 Kasım'da genel kurulumuzu planladık. Allah nasip ederse 27 Kasım günü 6 olağan genel kurulumuzu yapacağız” dedi.
2019 yılı ile 2022 yılı dönemini değerlendiren Asafoğlu, şöyle davem etti: “Göreve gelir gelmez 2019 yılında Mayıs ayında Avrupa Parlamentosu seçimlerine katıldık. Orada çok büyük bir başarı elde ettik. 2014 yılında Mustafa Çavuş'un genel başkanlığında yakaladığımız zirveyi yine tekrar ulaştık.
Yine zirvede kalmayı başardık. Hem Rodop hem İskeçe illerinde yine birinci parti olduk. Halkımızın desteğiyle bir kez daha karşılaştık. Bu bize çok büyük güç veriyor. Ne yazık ki bir pandemiden dolayı durağan bir süreç yaşadık. Ancak bizim çalışmalarımız pandemi döneminde de hep devam etti. Bu süreçte Avrupa Parlamentosu’na dört soru önergesi sunduk. Bi tane çok önemli olduğunu düşündüğüm Rodop ve İskeçe illerinde bir anket gerçekleştirdik. Hem mecliste de aynı şekilde tarımla ilgili tarımda yaşanan olumsuzluklar bunun ekonomiye yansıması ve Batı Trakya Türk Azınlığının güçüyle alakalı bir anket yaptık. Bunu 4 buçuk ayda tamamlamayı başardık.
Devamında bu anketin sonuçlarına göre istatistiksel sonuçlarına göre Avrupa Parlamentosu’nda bir soru önergesi sormayı başardık. Bunun ardından Trakya Kalkınma Komisyonu ile bir komisyon kurulmuştuk. Batı Trakya Türk Azınlığının sorunlarını içeren hem de bu sorunlara bizim Türk azınlık olarak önerilerimizi sunan bir rapor hazırladık. Gerçekten çok kapsamlı bir rapor oldu, ne yazık ki Kalkınma Komisyonu bizim raporumuzu değerlendirmedi. Komisyondan herhangi bir geri dönüşüm görmedik. Özel olarak bizim bölgemiz için kurulduğu için bize pek pozitif bir geri dönüşüm olmadı. Onların haricinde geçen yıl bizim 30 yılımızda ve görkemli bir konserle kutlamamızı gerçekleştirdik. Yine kutlamaya halkımızın desteği ve katılımı çok yüksekti. Bu bizi oldukça gururlandırdı ve onur duyduk.”
Dostluk, Eşitlik ve Barış Partisi rahmetli lideri Doktor Sadık Ahmet’in çizgisinden devam ettiklerini belirten Asafoğlu, “Her yıl olduğu gibi 24 Temmuz kuruluş etkinliklerimize devam ettik. Dostluk, Eşitlik ve Barış Partisi rahmetli liderimiz Doktor Sadık Ahmet’in kurduğu günden itibaren ne yapmaya çalışıyorsa hala aynı şekilde, ne yazık ki aynı sorunlarla baş etmeye çalışıyor.
Bizler Batı Trakya Türk Azınlığı’nın sesi ve siyasi şemsiyesiyiz. Bunu neden söylüyorum, geçtiğimiz günlerde bir örnek de verilebilir bununla alakalı. Diğer büyük partilerin kırmızı çizgileri var. Tabii ki de bizim soydaş milletvekillerimiz diğer büyük partilerden seçilmiş soydaş milletvekillerimiz var ama büyük partilerin belirli kırmızı çizgileri var ve bunlarla maalesef açamıyorsunuz.
Ama dostluk, eşitlik ve barış partisi'nin de tam olarak bastırıldı. Türklerinin sesini duyurmaya çalıştı. Kurulduğu günden beri hâlâ da bu böyle, böyle olmaya da devam edecek inşallah. Biz de bu 3 yıl içerisinde 2019 yılı yılından beri bunu yapmaya çalıştık” ifadelerini kullandı.
Genç bir ekiple iyi işler başardıklarını söyleyen Asafoğlu, “Hayallerimiz ve hedeflerimiz var, isteklerimiz var. Dostluk, Eşitlik ve Barış Partisi bir kere Yunanistan'ın resmi bir siyasi partisidir. Bu partinin bu siyasi organın en büyük hedefi girebilmek. Ha ben bunu söylediğimde birileri kızıyor. Işte darılıyor, güceniyor, kırılıyor olabilir. Ama bunu hiç kimseye soracak değiliz.
Biz buna kendimizi hazır hissettiğimiz an bunu yapmaya kararlıyız ve ama bunun buna bir tarih veremiyorum şu an. Bu ne zaman en doğru zamanın olduğuna parti ekibimiz, parti yönetimi karar verdiğinde bizler bunu yapmak için bunun hayalini kuruyoruz yani. Rahmetli liderimiz Doktor Sadık Ahmet’te hep bunun hayalini kurdu. Zaten Dostluk, Eşitlik ve Barış Partisi’ne de bu yüzden kurdu. İlk hedefimiz tabii ki de meclise girmek. Bu yönde bu yönde bir politika izlemeye devam edeceğiz. Bununla alakalı hani bu yüzde üçlük barajı, Dostluk, Eşitlik ve Barış Partisi nasıl aşabilir diye düşüneceğiz.
Zaten bu hep böyleydi. Neler yapabiliriz? Bunu Dostluk, Eşitlik ve Barış Partisi nasıl Avrupa Parlamentosu’na veya Yunan Parlamentosu’na nasıl sokabiliriz diye yollarını aramaya devam edeceğiz. Ilk hedefimiz tabii ki de bu. Her siyasi organın her siyasi organın ve her siyasi partinin olduğu gibi bizim de hedefimiz bir hayalimiz bu. Onun haricinde yine Batı Trakyalı Türklerin cesur ve güçlü sesi olmaya devam edeceğimizden emin olabilirsiniz.
Sahada çalışmalarımız devam edecek. Biliyorsunuz önümüzdeki yıl iki bin yirmi üç yılı bir seçim yılı orada tam olarak hangi seçimlere gireceğimizi veya nerede hangi seçimlerde yer alacağımıza henüz karar vermiş değiliz. Buna zaten mutlaka siz de takdir edersiniz ki yeni yönetim karar verecektir.
Biz de eğer yönetimin içerisinde yer alırsak veya yönetimin dışında da kalırsak kalsak da bir baş partisini her şekilde desteklemeye devam edeceğiz. böyle yani Batı Trakyalı Türklerinin sesini, ne kadar güçlü duyurmaya ne kadar güçlü duyurabilirsek bizim için en büyük başarı bu olacak. Bizim en büyük hedeflerimizden bir tanesi Atina ile Batı Trakya arasında bir köprü oluşturabilmek.
Biz o işte Yunan basınında yansıtıldığı gibi aykırı düşünceler veya aykırı hisler, duygular besleyen bir toplum, topluluk veya bir organ değiliz. Tam tersine insan haklarını ve demokrasiyi savunan Türklerinin haklarını savunan bir siyasi organız. Bunu yapmaya devam edeceğiz” diye konuştu.
Asafoğlu, Dostluk, Eşitlik ve Barış Partisi’nin (DEB) 27 Kasım’daki 6 olağan genel kurulunun hayırlara vesile olması temennisinde bulunarak konuşmasını tamamladı.
