Akıllı zayıflayın, Günümüzde sohbetlerin çoğu fazla kilolar üzerine, sadece kadınlar değil

Akıllı zayıflayın, Günümüzde sohbetlerin çoğu fazla kilolar üzerine, sadece kadınlar değil

Akıllı zayıflayın

Günümüzde sohbetlerin çoğu fazla kilolar üzerine. Sadece kadınlar değil, erkekler de koca koca göbeklerinden şikayetçi. Bilim insanları diyetle kilo sorunun çözülemeyeceğine karar verdiler. Şimdi bildiğiniz, daha önce uyguladığınız tüm diyetleri unutuyorsunuz ve...

 

Kilo aldığını pek farkedemiyor insanlar. Oysa bunun için çok basit bir yöntem var. Eğer pantolonunuz belinizi sıkmaya başlıyor ve kemerinize yeni delikler açma ihtiyacı duyuyorsanız alarm zilleri çalıyor demektir.

 

Teşhisi koyduktan sonra ne yapmalı? Tabi ki derhal müdahale. Yani diyet. Ama acele etmeyin. Diyet her zaman çözüm getirmiyor. Bazen geçici bir başarı sağlıyor, sonrası yine aynı... Kilolar, kilolar....

 

Ne yapmalı? Kalıcı bir kilo vermek mümkün mü?

 

Şimdi okumaya devam edin lütfen.

 

Kilonun başlıca sorumlusu beyin. Bunu bir çok bilim insanı söylüyor. Beslenmemiz, davranışlarımız hepsi etkili ama beyin daha da etkili. Bilim insanları beyinde ödüllendirme adlı özel bir bölümden söz ediyorlar. Yemek yiyince beyin mutluluk hormonu salgılıyor. Böylece kişi kendini iyi hissediyor. Ama bu uzun sürmüyor. Kişi kendini kısa süre sonra yeniden çok iyi hissetmemeye başlıyor. Yemek yiyerek yeniden hormon salgılamayı ve böylece iyi hissetmeyi planlıyor. Yani ödüllendir, mutlu ol, ödüllendir mutlu ol. Bu böyle devam edip gidiyor. Bir süre sonra beyin bu durumu otomatiğe bağlıyor. Sürekli ye ve kendini hep iyi hisset. 

 

Beynimizi bu şekilde otomatiğe alırsak kilolardan kaçış da mümkün olmayacaktır. Beyni alıştırmamalıyız. İlla yemek yiyerek kendini iyi hissedeceği gibi bir alışkanlık son derece tehlikeli. Beyni mesela çikolatan alacağı tadı bir havuçtan da alabileceğine alıştırmalıyız. İnatla ve istikrarla yaklaşık üç haftalık bir mücadelenin ardından bilim insanları insan beyninin bu duruma alışacağını müjdeliyorlar.

 

Beyinde bir de mantıkla ilgili bir bölüm var ki, bilim insanları işte oraya işaret ediyorlar. Duygusallığa karşılık mantık. Yani beyin yiyerek kendini mutlu hissedeceğini düşünüyorsa, mantık kısmından sinyaller gitmeli. Ve demeli ki, mesela çiğ havuç  ya da elma yemelisin, mesela çikolata yerine. Yine yiyorsunuz ama kontrolü tamamen beyne bırakmıyorsunuz. Mantığını kullanmayı öğrenerek, daha sağlıklı besleniyorsunuz ve vücudunuzun da hakimi sadece siz oluyorsunuz. Kısaca, üç hafta sabır, ömür boyu mutluluk... 

“YTB Türkiye Stajları” katılımcıları sertifikalarını aldı
Önceki “YTB Türkiye Stajları” katılımcıları sertifikalarını aldı
Berlin Büyükelçisi Şen, Solingen'deki yangında yaşamını yitirenlerin yakınlarını ziyaret etti
Sonraki Berlin Büyükelçisi Şen, Solingen'deki yangında yaşamını yitirenlerin yakınlarını ziyaret etti